İstanbul'da lale zamanı.
Duruşları ve renkleriyle insanın iç dünyasın huzur veren laleler,
Gülhane Parkı'nda güzelliklerini seyre dalmışken elimden tutup beni manevi
dünyalarına götürdüler...
Her ikisinin de ebced hesabıyla karşılığı 66 olan bu iki
kelimenin sayı değerlerinin artık o kelimelerin simgesi durumuna geldiğini
öğrendim... Allah kelimesinin ilk harfi olan elifle lâlenin tek dallı bir çiçek
olmasına nasıl da imrendim.
Lalelerde gördüğüm
öğrendiğim başka hikmetleri de
sıralayayım dilim döndüğünce;
Arap harfleriyle yazılmış lalenin tersten okunuşu
hilal, hilal ise İslamiyet’i simgeleyen
bir sembol... Lale soğanı dallanmayıp sadece bir sap ve bir çiçek verdiği için
lale tevhid inancının sembolü olarak görülmüş. Üstelik "Kelime-i
tevhid"in yani "La İlahe
İllallah, Muhammedün Resulullah" ın ilk harfi de, lâlenin ilk harfi de
"lam."
Lalenin kömür gibi
kara içi dıştan görünmez. Dışı ise bilindiği gibi içinin tam tersine parlak,
canlı ve ruha sekinet verici bir görünüme sahiptir. Onun bu hali tıpkı
"bağrı yanık bir dervişin mütebessim nur haleli yüzüne" benzetiliyor.
Lalelerin hepsinde
bulunan renkli altı yaprak "imanın
altı nurunun libasına bürünen dervişin iman ve ihsan potasında erimesi ve daha
sonra bu nurun şualarıyla derinden bir yanışa gark olmasının simgesidir"
deniyor.
Bununla birlikte Kur'an-ı Kerim'in (aynı zamanda Fatiha
suresinin) altıncı ayeti de "Bizi dosdoğru yola (Sırat-ı Müstakim'e) ilet"
ayet-i kerimesidir. Bu ayet aynı zamanda bir dua vasfı taşımakta...
Lalenin renkli yapraklarının yukarıya doğru olması size de
tıpkı bir dervişin dua edişindeki edayı andırmıyor mu?...
Dualarınız kabul olsun, yüreğiniz lale ferahlığıyla dolsun.
Selam ve
saygılarımla...
Fotoğraf: Adil ÜNÜR
Fotoğraf: Adil ÜNÜR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder